MARTA SOFIAN NOBRE

Marta Sofian Nobre, mavi nehrin Atlantik Okyanusu'na yaklaştığı Lizbon yakınlarındaki küçük bir kasaba olan Setúbal'da doğdu.

Etrafındaki güzel manzarayı ve saf renkleri çok erken fark etti ve özümsedi. Ailesi her zaman resim sanatı konusunda kendisine destek oldu. Küçüklüğünden beri hep evin aile duvarlarını boyadı. Duygularını her zaman sanatçı süreçleriyle göstermektedir. Sanat bilinci 13 yaşında başladı, o sırada Kandinsky ilhamıyla ilk yağlıboya eserini yaptı. Kandinsky, soyutlamacılığın ressamıydı. Ve şu anda kendisi de sanata böyle bakıyor. Dünya çok karışık Ve kutunun dışında düşün felsefesini benimsedi.

Peşinden gittiği sanat akımı “dışavurumculuk”tur. Van Gogh, Paul Gauguin, Gustav Klimt ilhamının en önemli parçalarıdır. Dünya hakkında ifade, rüyalar hakkında ifade, düşünceler hakkında ifade temalarında eserler üretmeye devam etti.

Daha sonra üniversiteye başlayacak ve Mimarlık öğrenecek olan Marta, kentsel tasarım ve gökdelen temalı eserler üretti. Halihazırdaki tüm yaratıcı süreçleri içeren dışavurumcu tasarımın darbeleridir. 

Marta mimar ve aynı zamanda ressamdır. Sanat ve mimarlık, davranış ve insan hayalleri, müzik ve sinema arasındaki bağlantı, kendi yaratma sürecinin en önemli bileşenleridir.